×
Hamburger Menü
×

Tuvalette Uzun Zaman Geçirenler Hemoroid Tehlikesiyle Karşı Karşıya!

Tuvalette uzun zaman geçirenler, sürekli kabızlık sorunu yaşayanlar, masa başı çalışanlar hemoroid tehdidi ile karşı karşıya. Her 10 kişiden 8'inde görülen basur, mayasıl ya da tıbbi adıyla hemoroid, hastaların utanmaları, muayene olmaktan korkmaları gibi nedenlerle genellikle geç teşhis ediliyor ve zamanında tedavi edilmeyen hemoroidler ilerleyip dayanılmaz ağrılara, şişliklere, kanamalara, kansızlık ve halsizliğe neden oluyor, hastaları günlük hayatlarından kopartıyor.

Gazi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Sezai Leventoğlu, hemoroid ile ilgili önemli uyarılarda bulundu.

Hemen hemen herkes hayatının bir döneminde hemoroid sorunuyla karşı karşıya kalabileceğini belirten Leventoğlu, "Sıklıkla makattan kendiliğinden ya da dışkılamayla kan gelmesi, klozetin kana bulanması gibi şikayetlerle ön plana çıkan bu hastalık, 10 hastadan 4'ünde hiçbir şikayete neden olmadan da var olabilmektedir. Dışkılama sırasında tuvalette taze kan görünce hastaların aklına ilk gelen soru 'ben kanser miyim' olur. Hastalar, önce utanmaları nedeni ile hemoroidi ananevi yöntemleri denerler ancak şikayetlerinin devam etmesiyle içlerini iyice kaplayan kanser korkusu onları sıkıştırır ve sonuçta hekime giderler. Hastalık tedavi edilmezse kansızlığa, bu da halsizlik, yorgunluk, televizyon karşısında uyuma, merdiven çıkarken çabuk yorulma gibi yakınmalara neden olur. Ayrıca ilerleme durumunda da tüm hemoroidlerin dışarıda kalmasına bağlı ağrılı, kanamalı, ödemli şişlikler ile çok gürültülü hemoroid krizleri yaşanır. Bu hastalar dayanılmaz ağrı kanama şikayetleri ile çoğunlukla acil servislere başvurmak zorunda kalırlar" dedi.

Leventoğlu, şunları kaydetti: "Hemoroid denildiğinde sıklıkla iç hemoroidlerden bahsedilir. En temel anlamıyla hemoroid, makatta normal insan anatomisinde de mevcut damardan zengin yastıkçıkların dışa doğru sarkmaları, şişmeleri ve kanamaları ile ele gelen memeler, şişliklerin ortaya çıkması olarak tanımlanır. Nedenlerin başında kabızlık, uzun süreli ıkınma ve tuvalette uzun zaman geçirilmesi gelir. Ayrıca yaşın ilerlemesi, gebelik ve doğum süreci, barsak kanseri, barsak fıtığı gibi başka hastalıklar da hemoroid oluşumuna neden olabilir. 45-65 yaş arasında sıklıkla rastlanılan bu hastalık 20 yaşından önce nadir olarak görülür. Dış hemoroidler ise ağırlıklı olarak makat ağzında ele gelen ağrılı şişlik ile ortaya çıkar. Bunlara da kan pıhtısı toplanması anlamına gelen tromboze hemoroid denilir. Kişinin aşırı yorulması, uzun süre oturma ya da uzun süreli ayakta kalma bu duruma neden olabilir".

Her Hemeroid Ameliyat Gerektirmiyor

Hemoroid tanısı için rektal muayene ve anoskopi yapıldığını belirten Leventoğlu, "Hasta 50 yaşın üzerindeyse kalın barsak kanseri tarama protokolü çerçevesinde kolonoskopi de yapılması gerekir. Tedavinin büyük bir kısmında cerrahi yöntemlere başvurulmaz. Araştırmalar, hemoroidlerin sadece yüzde 5-10'unda cerrahi girişime gerek duyulduğunu göstermektedir. Dış hemoroidlere de sorun çıkarmadıkları sürece müdahale edilmez. Hastalığın evrelenmesi memelerin dışarı çıkma durumu ile irdelenir ve tedavide buna göre planlanır. Hemoroid oluşmasını engellemek ya da tekrarlamasını önlemek için Dr. Leventoğlu'nun önerileri şöyle:

haberin kaynağını görüntülemek için; tıklayın